8 Mart 2015 Pazar

Dünyayı Değiştiren Bilim Kadınları

8 Mart Dünya Kadınlar Günü' nün ruhuna yakışır şekilde biraz da bilime emek veren isimsiz kadın kahramanları konuşalım. Ve onlardan ilham veren sözleri...Bilim dünyasına katkıda bulunabilen kadınların tarihini incelediğimizde karşımıza batı ağırlığı çıkıyor. Göreceli olarak gelişmiş diyebileceğimiz Amerika' da bile kadınların bilim dünyasında var olabilmek için verdikleri mücadeleye tanık oluyoruz. Doğuda ise kadınlara fırsat eşitliğinin sağlanmasının önemini bir kere daha vurguluyoruz.

Lillian Moller Gilbreth, Amerikalı bir mühendisti ve endüstriyel/örgütsel psikoloji alanında verilen ilk doktoranın sahibi oldu. Yönetimde insan faktörüne ışık tutan yaklaşımıyla çığır açtı. Princeton, Brown ve Michigan dahil olmak üzere bir çok üniversiteden onur unvanı aldı. 1965 yılında Ulusal Mühendislik Akademisi' ne seçilen ilk kadın oldu.



Dilhan Eryurt, NASA' da çalışan ilk Türk bilim kadınıydı. 1969 yılında Aya İniş Projesi' ne katkılarıyla Apollo Başarı Ödülü' ne layık görüldü. Türkiye' yi astrofizik ile tanıştıran bir bilim insanı oldu. 1977 yılında TUBITAK Bilim Hizmet ve Teşvik Ödülünü kazandı. Çalışkanlığı ve kararlılığı onu hayal bile etmediği bir dünyaya taşıdı:

“Bir bilgisayar programı yapmam gerekiyormuş. Programa belli sıcaklık ve yoğunluk girilince, programın o gazda opozitenin ne olması gerektiğini bulmalıymış. Yani programın bunu yapması için, benim de programı yapmam gerekiyordu. Ama ben değil bilgisayar programını; bilgisayarı ve programlamayı bile bilmiyordum. Hemen kütüphanelere gittim, kitaplar aldım ve programlamayı öğrendim ve programı başardım. Dr. Cameron, şimdi bunu bilgisayara koy dedi, ama ben daha bilgisayarı görmemişim. Gittik kartları yerleştirdik ve Dr. Cameron git sonucu al dedi. Sonucu birkaç saniye içinde elimde görünce doğrusu çok şaşırdım.

Rosalind Franklin, çift sarmallı DNA yapsının keşfinde esas rol oynayan X-ışınları örütbilimi araştırmalarını gerçekleştiren Amerikalı kadın kimyagerdi. 1945 yılında Cambridge Üniversitesi' nden fiziksel kimya alanında doktora derecesini kazandı. Ekip arkadaşları fizyoloji dalnda Nobel ödülünü kazanırken, bir kaç yıl önce 1958'de ölen Franklin' i ödül kabul konuşmalarında anmadılar. Franklin' in döneminde üniversitede akşam yemeklerine erkek bilim insanları birlikte gider, barlarda birlikte içer ve kadınların bu ortamlarda bulunmaları hoş karşılanmazdı. Franklin, bilim ve toplumun ilişkisine önem veriyordu:

"Bilim ve günlük yaşam birbirinden ayrılamaz ve ayrılmamalıdır. Bilim, hayatı kısmi olarak açıklar."

18. yüzyıl Qing hanedanlığının astronom ve matematikçisi Çinli Wang Zhenyi, sadece 24 yaşındayken matematiksel hesaplamalar üzerine bir kitap yazdı. Güneş ve ay tutulmaları üzerine araştırmalar yaparak bunları yayınladı. Zhenyi aynı zamanda bir şairdi ve kadın-erkek eşitliği üzerine aşağıdaki satırları yazdı:

"Bilimden ve öğrenimden bahsedince, akla kadınlar hiç gelmiyor. Sanki kadınlar sadece yemek pişirmeli ya da dikiş dikmeli...Kadını da erkeği de hepimiz insanız ve hepimizin okumak için aynı sebepleri var."

Gertrude Elion kimya alanında çalışan Amerikalı bir kadındı ve Büyük Buhran döneminde haftada sadece 20 $ kazanarak laboratuar asistanlığı yapıyordu. AIDS de dahil olmak üzere bir çok önemli hastalığın tedavisindeki etken maddelerin keşfinde önemli rol oynadı. Hiç bir zaman doktorasını tamamlamamasına rağmen Nobel fizyoloji ödülünü kazandı:

"Genç bir adama aşık olmuştum, evlenmeyi planlıyorduk. Sonra endokarditis nedeniyle öldü. İki yıl sonra penisilin geliştirildi, onu kurtarabilirdi. O gün bilimsel keşfin önemini bir kere daha anladım."

Kamala Sohonie, bilim alanında doktorası olan ilk biyokimyager Hindu kadındı. Araştırma bursiyeri olmak için ilk başvurusunda, kadınlarla çalışmaktan hiç hazetmeyen bir profesör tarafından reddedildi. Fakat daha sonra birlikte çalıştıklarında o kadar başarılı oldu ki profesörü çalışmalarını ilerletmesi için onu yürekten destekledi. Cambridge Üniversitesi' nden aldığı doktorasında yazdığı tez sadece 40 sayfaydı. 1939 yılnda Hindistan' a geri döndü. Çalışma alanı özellikle besin yetersizliği olan çocuklar için geliştirilen besinlerdi.

Burada anamadığımız nice bilim kadını daha fırsatsızlığın ve önyargıların var olduğu ortamlarda mücadele ederek küçük ya da büyük dünyayı değiştiren adımlar attı...

8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun...


Hiç yorum yok: